Bohem, pratik, romantik, minimalist... Tülin Doğruer’in yazdığı Hayat Dolu Sofralar kitabında sofra konseptine göre yemek tarifleri yer alıyor. Kitaptaki sofra tasarımlarında ünlü iş kadınlarının imzası var.
Aslı Gür / aslid@stargazete.com
LezzetLİ bir yemek kadar kurulan sofraların güzelliği de iştah açar, bir keyfe dönüşür. Yemek yazarı Tülin Doğruer, İnkılap Yayınları’ndan çıkan Hayat Dolu Sofralar kitabıyla leziz tarifleri ve şık sofra düzenleriyle yaratıcılığınıza yön veriyor. Üstelik Didem Çapa’dan Siren Ertan Çarmıklı’ya, Demet Sabancı Çetindoğan’dan Begüm Şen’e altı başarılı iş kadınının kendi evlerinde kurduğu özel sofralar kitaba farklı bir renk katıyor. Sebze yemekleri, deniz mahsulleri, tatlılar, çorbalar gibi pek çok farklı tarifin olduğu kitapta yemekler klasik, Osmanlı, romantik, bohem, minimalist ve pratik olmak üzere altı farklı konseptte hazırlandı. Yemeklerin tarifleri ise yazar Doğruer’e ait.
Yemek aşkı aileden miras
Evli ve iki çocuk annesi olan Doğruer yemeklere ilgisinin ailesinden miras olduğunu söylüyor: “Ailemde yemeğe ilgi duymayan yok. Gastronomi okumadım ama yemek kurslarının neredeyse hepsine gittim, yemek pişirme tekniklerini öğrendim. Bu iş benim için bir tutku. Yemeğin sadece lezzetli olmasına değil görsel olarak mükemmel görünmesine de özen gösteririm. Hayat Dolu Sofralar’ı ilk kitabıma sığmayan tariflerimden hazırladım.”
Kitapta romantik sofraları Siren Ertan Çarmıklı, klasik sofraları Demet Sabancı Çetindoğan, Osmanlı’yı Zeynep Fadıllıoğlu, minimalisti Çiğdem Simavi, bohem sofraları Didem Çapa, pratik sofraları ise Begüm Şen tasarladı. Cemiyet hayatının önemli isimleri de olan iş kadınlarını, her zaman yaptıklarıyla merak edilen isimler arasından belirlediğini belirten Doğruer “Evlerinde nasıl masalar hazırladığını göstermek istedim” diyor.
Ruhumda Osmanlılık var
Her ne kadar sofraları ünlü isimler hazırlasa da konseptleri belirleyen yine Doğruer olmuş. Çünkü kendisi sofrasında buna özen gösterdiğini anlatıyor: “Pratik mönüde yapılışı fazla zaman almayan ve el becerisi gerektirmeyen yemekleri, minimalist bölümde çok karışık olmayan yalın lezzetleri ve görsellikte çok ayrıntılı olmayan yemeklerin tariflerini verdim. Osmanlı mönüsünde o dönem yapılan yemeklerin günümüze uyarlanmış halini sunmaya çalıştım. Örneğin romantik bir sofraya pembeler, yeşiller, maviler hakim. Osmanlı’da ise saraylıların altın işlemeli, ipek, saten, kadife dünyasına adım atılıyor. Benim favori masam Osmanlı konsepti. Çünkü ruhumda Osmanlılık var.”
Malzeme taze ise lezzetsiz olmaz
ROMANTİK, klasik ya da Osmanlı... Kimin-de salata şöleni, kiminde limon dolması, kiminde ise kuru kayısı tatlısının tarifi var. Yemek tarifleriyle ilgili püf noktaları veren Tülin Doğruer, malzemelerin önemine dikkat çekiyor: “Malzemeler taze ve kaliteliyse yemek kötü olmaz. Asla son kullanma tarihine yaklaşmış gıda satın almam, sebzemi günlük alırım. Her zaman en kalitelisini almayı tercih ederim.” Bu arada kitaptan elde edilecek gelirin yüzde 50’si Yaratıcı Çocuklar Derneği’ne bağışlanacak.
Köfte çanağında makarna
MALZEMELER: -1 kg kıyma -3 yumurta -1 soğan -2 diş sarımsak -1 kase ekmek içi -2 çorba kaşığı parmesan peyniri -1 çorba kaşığı ince kıyılmış maydanoz -Tuz, karabiber, kimyon
MAKARNA İÇİN: -1 paket tagliatelle makarna -200 gr fesleğen -1 paket parmesan peyniri -1 paket dolmalık fıstık -1 diş sarımsak -4 çorba kaşığı zeytinyağı -Bir çay bardağı krema 8Tuz ve beyaz biber -Üzeri için parmesan peyniri
YAPILIŞI: Kıyma, yumurtalar, rendelenmiş soğan, ezilmiş sarımsak, ekmek içi, peynir, tuz, karabiber, kimyon ve maydanoz yoğrulur. Fırına dayanıklı bir kalıp yağlanır ve köfte yerleştirilir. 180 derecede ısıtılmış fırında pişirilir. Makarna haşlanır. Fesleğen, krema, parmesan peyniri, dolmalık fıstık, sarımsak, zeytinyağı, tuz ve beyaz biber rondodan geçirilir. Makarnayla karıştırılır. Makarnalar çanak köftenin içine boşaltılır. Üzerine parmesan peyniri serpilir ve 10 dakika fırında pişirildikten sonra servis edilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder