Lipton, 100 yıllık ekonomik ömrünün 70 yılını dolduran, ithalata karşı yüzde 145’lik vergi kalkanıyla koruma altına alınan Türk çayının geleceğini kurtarmak için, ‘Sürdürülebilir Çay Tarımı’ projesini Karadeniz Bölgesi’nde devreye soktu. Türkiye’de çay tarımının daha etkin ve verimli bir şekilde sürdürülmesini amaçlayan proje, 2014 yılına kadar Lipton’un Karadeniz’deki 3 fabrikasında kullanılan, 2018’e kadar da Türkiye’den temin edilen tüm çayların tamamının sürdürülebilir kaynaklardan sağlanmasını kapsıyor.Sürdürülebilir kaynak
Unilever Türkiye CEO’su, Asya, Afrika, Orta ve Doğu Avrupa Başkan Yardımcısı İzzet Karaca, “2018 yılına kadar tüm çay tedariğimizi sürdürülebilir kaynaklardan elde etmeyi amaçlıyoruz” dedi. Unilever Türkiye’nin Gıdadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Seçkin de, proje sayesinde Karadeniz’de 200’den fazla kriteri kapsayan sürdürülebilir çay tarımına geçilmesini ve Yağmur Ormanları Birliği’nce sertifikalı üretim gerçekleştirmesini sağlatacağını söyledi.
15 bin üreticeye sertifika
2015 yılına kadar tüm dünyada ürettiği poşet çayların tamamını sürdürülebilir kaynaklardan sağlamayı taahhüt eden Lipton, proje kapsamında Türkiye’de, 15 binden fazla çay üreticisini çay ekimi ve hasadı konusunda bilinçlendirerek, tarım uygulamalarını geliştirmeyi ve ekolojik dengeyi koruyacak uygulamaları yaygınlaştırmayı hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda, 2014 sonuna kadar 550 Unilever çalışanı eğitici eğitimine tabi tutularak proje temsilciliğini üstlenecek. Çay üreticileri eğitimleri kapsamında proje temsilcileri 2014 sonuna kadar 15 bin çiftçiye birebir eğitim verecek. Teorik ve uygulamalı olarak gerçekleştirilecek bu etimlerin sayısı da 2 bini aşacak.
3 milyon lira tasarruf
Eğitimlerde, katılımcılar erozyon kontrolü, atık yönetimi, iş güvenliği, kayıt tutma, doğal hayatı koruma, gübreleme ve budama gibi çeşitli konularda doğru çay tarımı yöntemleriyle ilgili bilinçlendirilecek. Bu hedef doğrultusunda bölge Ziraat Odaları ile işbirliği yaparak toprak analizi labratuvarı kuracak olan Lipton, bu laboratuvar sayesinde, bölgenin en geniş kapsamlı toprak yapı haritasını da çıkaracak. Yapılacak toprak analizlerinin sonucunda doğru gübre miktarı kullanılması sağlanarak, çay üreticilerinin 3 milyon TL’lik tasarruf sağlaması hedefleniyor.
Sertifikalı koruma
Ayrıca, proje kapsamında Karadeniz’deki çay tarımının geleceği de sertifikayla koruma altına alacak. Uygulanacak eğitim programının yanı sıra bölge halkının ve 60 bin çay üreticisinin hayatını, sosyal, ekonomik ve çevresel boyutta etkileyecek proje, uluslararası bağımsız sivil toplum kuruluşu olan Rainforest Alliance (Yağmur Ormanları Birliği) tarafından denetlenip, sertifikalandırılacak. Bu yolla, Karadeniz’deki çay tarımının geleceği sertifikayla koruma altına alınarak, çayın gelecek nesillere aktarılmasına da katkı sağlanacak.
200 bin kişi için önemli adım atıyoruz
UNILEVER Türkiye CEO’su, Asya, Afrika, Orta ve Doğu Avrupa Başkan Yardımcısı İzzet Karaca, “Sürdürülebilir Yaşam Planımızın 2020 yılına kadar tüm dünyadaki faaliyetlerimizi kapsayacak şekilde ürünlerimizin çevrede bıraktığı ayak izlerini yarı yarıya azaltmak hedefimiz var. Lipton’un Sürdürülebilir Çay Tarımı Projesi büyük önem taşıyor. Ülkemizde 200 binden fazla kişinin geçim kaynağı olan çay bitkisinin geleceği için bu projenin çok önemli bir adım olduğuna inanıyoruz” dedi.
Tarlada çalışan kadının bel sorununa çözüm bulacak
LİPTON, Sürdürülebilir Çay Tarımı Projesi’yle çay tarlalarında çalışan kadınların en büyük sağlık sıkıntısı bel, omur ve eklem ağrılarına yönelik bir sağlık projesi de hayata geçecek. Proje kapsamında Karadeniz’de yaşayan yaklaşık 5 bin kadına sağlık hizmeti götürülmesi hedefleniyor.
Sertifikası olmayandan çay alımını durduracak
TÜRK çayının geleceği için yola çıktıklarını söyleyen Unilever Türkiye’nin Gıdadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Seçkin, proje kapsamında fabrikalarında kullandıkları çaylar için 2014 yılından sonra sertifaka alamayan üreticilerden alımı durdururacaklarını belirterek, “Bu proje, Karadeniz’deki çay üreticilerine herhangi bir maddi yük getirmeyecek. Aksine, maliyetlerinde düşüş yaşatacak. Uygulama, dünya çay üretiminde beşinci, tüketim anlamında ise dördüncü en büyük pazar olan Türkiye’nin Karadeniz Bölgesi’ndeki 15 bin çay üreticisini kapsayacak ve Türkiye’nin ilk sürdürülebilir çayını Rize’de üretilmesini sağlatacak. Kuracağımız Toprak Analizi Laboratuvarı sayesinde de bölgede şimdiye kadar yapılmış en geniş kapsamlı toprak yapı haritası çıkarılacak ve doğru gübre kullanımıyla birlikte, çiftçinin 3 milyon TL’si cebinde kalacak” dedi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder