Kaç zamandır beklediğimiz soğuklar geldi çattı. İçinizi sıcak şarapla ısıtmanın vaktidir.
Noel zamanı Viyana ya da Münih’de kurulan Weihnachtsmarkt’lardan birine yolunuz düştüyse mutlaka Gluhwein yapılan bir tezgâh görmüşsünüzdür. Hatta belki de o koca kazanın içinde ne kaynadığını merak etmeden geçemeyip, yaklaşınca da nefis kokulara dayanamayıp, bir fincan tadına bakmışsınızdır. Baharat ve meyvelerle bütünleşen sıcacık bir içkinin boğazınızdan geçmesi, nasıl da keyif vermiştir. Şarap kadar narin ve hassas bir içkinin neden böyle bir bir maskaralığa maruz bırakıldığını düşünmüyor da değiliz. Ne olursa olsun tarçın, kakule, yenibahar, vanilya aromaları ile limon ve portakal gibi meyvelerin şarabın içinde bir araya gelip hep birlikte kaynalamaları içinizi ısıtan, sıcacık bir iksiri ortaya çıkarıyor. Belki bu yüzden hoşgörüyoruzdur.
Aslında bu gelenek ta 15. yüzyıla kadar dayanıyor. Almanya’nın Katzenelnbogen kentinde Kont VI George’un (ki bu zat meşhur Riesling üzümünü ilk yetiştiren kişidir), adını Welcome (Hoşgeldiniz) koyduğu altından kupası (namı diğer Tankard), Gluhwein’a ait en eski delil. Sene 1420... Sonraları Noel ile birlikte anılır olmuş Gluhwein. Almanlar’ın Schluss dedikleri bir sıcak şarap türü daha vardır ki içine son dakikada biraz koyu renk rum veya brandy eklenir. Yalnız bu içeceklerin sadece Almanya ve Avusturya’ya özel olmadığını da belirtmemiz gerek. Çek Cumhuriyeti’nde Svarene Vino, Polonya’da Grzane Wino, İtalya’da Vino Brulé gibi farklı isimlerle bilinen sıcak şarap tüm Avrupa ülkelerinde hatta Güney Amerika’da bile bulunmaktadır. Mesela Şili’de yapılan sıcak şarabın adı Navegado’dur ve bildiğimiz baharatlardan başka badem ve kuru üzüm de kullanılmaktadır. İsveç’in meşhur Glogg’u o kadar popüler ki, kış aylarında, marketlerde hazır Glogg karışımları satılıyor. Sizin yapmanız gereken tek iş, bu karışımı, kırmızı şaraba katıp kaynatmak. Bu kadar kolay görünmesine rağmen bazen ince detaylar sizi yorabilir. Mesela bir İskandinav’a ikram edeceğiniz Glogg’u 78.4 ºC’dan fazla ısıtmamanız gerekir. Evet yanlış okumadınız 78.4 ºC. Hatta Akvavit veya votka ile takviye etmelisiniz ki hazırladığınız içkiye Paşa Glogg’u demesinler. Yanında zencefilli bisküvi, kuru üzüm ve bademse olmazsa olmazlardandır. Eğer bu ikramı Norveçliler’e yapacaksanız, Rice Pudding (yani bizim sütlaç) hazırlamanız gerekir. Ancak fırın sütlaç gibi üstünü yakmayı denemeyin. Üzerine güzel bir böğürtlen reçeli koyun kâfi...
Gelelim şarap seçimine. Bu içkiyi hazırlarken kullanabileğiniz şarapları merak ediyorsanız, şöyle bir inceleme yapalım. Almanya ve Alsace Bölgesi’nde haliyle en çok Pinot Noir kullanılıyor. Ülkemizde, özellikleri dolayısıyla tercih edebileceğiniz en yakın üzüm, Kalecik Karası olacaktır. Ancak pahalı olan bu üzümden yapılma şaraplar yerine klasik bir Buzbağ kullanmanızı tavsiye ederiz. Öküzgözü ve Boğazkere kupajı olan bu şarap, size hem en iyi neticeyi verir, hem de ekonomik olur. Yok illa ki orijinaline sadık kalmak istiyorum derseniz, o zaman uygun fiyatlı Pinot Noir arayışına geçmelisiniz. Rothschild’in Cepage Pinot Noir’ını önerebiliriz bu durumda. İtalya’da, Val d'Aosta’da ise şarap değil ama kardeşi Grappa’dan hazırlanmış olan Caffè dell'Amicizia yani Dostluk Kahvesi çok meşhur. Bütün bir parça ağaçtan yontulmuş Coppa içinde bolca espresso ve grappa ile esmer şeker, portakal ve greyfrut kabuğu bulunuyor. Herkesin bir ağızlığı oluyor ve elden ele dolaştırılıyor. 16. yüzyıldan kalma ritüel ile servis edilen bir cins barış çubuğu denebilir. Amaçsa aynı; soğuk kış gecelerinde içinizin ısınması.
Sıcak Şarap nasıl hazırlanır?
►1 şişe (75 cl) kırmızı şarap
►4 çubuk tarçın
►3-4 karanfil tanesi (fazla koymayın, tadı çok güçlü)
►1/2 çubuk vanilya (dikine kesmeyin şarabınızın rengi bulanır)
►1-2 parça kakule
►2-3 çorba kaşığı tercihen esmer seker (şekeri azaltıp, arttırabilirsiniz)
►2-3 parça portakal veya greyfrut (beyaz kısımlarını mutlaka bıçakla sıyırın)
►Konyak, yıllandırılmış koyu renk rom veya brandy (Grand Marnier, Armangac veya benzeri yüksek alkollü içkiler olabilir)
Hazırlama süresi 15-20 dk.
Konyak hariç tüm malzemeyi, kalın tabanlı bir tencereye koyun. Çok düşük ısıda ocağa koyun ve en önemlisi şarabın kaynamamasına dikkat edin. Kepçe ile şekerin tamamen eridiğini gördüğünüzde sıcak şarabınız hazırdır. Her kupanın içine azıcık konyak veya başka bir dijestif koyarak üstüne kepçe ile sıcak şarap doldurun. Kaynatmadığınız portakal kabuğu veya tarçın çubuklarıyla süsleyin. Yanında badem, kuru kayısı veya kuru üzüm ile sunduğunuz zaman geriye sadece kar yağmasını beklemek kalıyor.
Kaynak:timeoutistanbul.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder